Kırıkkale 2 Şubesi

15 Temmuzu Unutmayacak,Diriliş ruhunu hep diri tutacağiz

Memur-Sen Konfederasyonu, 15 Temmuz hain darbe girişiminin 3. yıl dönümünde, darbecilerin hedefi olan ve bombalanan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne bir yürüyüş gerçekleştirdi. TBMM önünde son bulan yürüyüşün ardından ise Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın tarafından gerçekleştirilen basın açıklamasında hain darbe girişimi kınandı, darbeciler tarafından şehit edilen vatandaşlar anıldı.



Ulus’ta bulunan Melike Hatun Camii’nden başlayan yürüyüşe Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Memur-Sen Genel Başkan Yardımcıları, bağlı sendikaların genel başkanları, konfederasyon üyeleri ve çok sayıda vatandaşın katıldı. Geceyi, darbeciler tarafından şehit edilen 249 şehidi temsilen taşınan meşaleler aydınlattı.

Atatürk Bulvarı üzerinden Türkiye Büyük Millet Meclis’ine gerçekleştirilen yürüyüşte “Haine Karşı Omuz Omuza”, “Hainler Millete Hesap Verecek”, “Katil ABD FETÖ’den Desteğini Çek” sloganları atıldı, darbe girişimini kınayan mesajların olduğu dövizler taşındı. Yoğun bir kalabalığın olduğu ve yol kenarındaki vatandaşların da alkışlarla destek olduğu yürüyüş TBMM önünde son buldu.


Hain darbe girişimi sırasında darbeci askerlerin hedefi olan TBMM önünde gerçekleştirilen basın açıklamasında konuşan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, 3 yıl önce Fethullahçı Terör Örgütü’nün taşeronluğunu üstlendiği girişimi “işgal girişimi” olarak nitelendirdi ve girişimin Türkiye’nin yiğit evlatlarının tarihi direnişi ile engellendiğini vurguladı.

Gözü dönmüş hainlerin, o gece meydanlara dökülen sivillere savaş uçakları, helikopterler, tanklar ve ağır silahlarla haince ve alçakça saldırdığını hatırlatan Yalçın, “O gün, daha henüz hiçbir çağrı yapılmadan, ilk meydana çıkan ve üyelerini meydana ilk çağıran teşkilat olarak darbeci hainlere karşı inancımızı, irademizi, ülkemizi savunduk, şehitler verdik, gaziler verdik” ifadelerini kullandı.



 

O gün inanmış milyonlar, millet iradesinin önüne örülmüş bentleri yerle bir etti

“O gün sen, ben, o yoktu; o gün sadece ‘biz’ vardı” diyen Yalçın, “O gün meydanlarda kimsenin mezhebi, meşrebi, kavmi, ideolojisi, partisi yoktu. O gün milyonlar bir tek akıl, bir tek yürek, bir tek bilek olmuştu. O gün inanmış milyonlar coşkun bir ırmağa dönüşmüş, iradesinin önüne örülmüş bentleri yerle bir ediyordu” şeklinde konuştu.

Konuşması sık sık slogan ve tekbirlerle kesilen Yalçın, Memur-Sen’in o gece ortaya koyduğu kararlı duruşa vurgu yaparak, teşkilat olarak o gece sokağa inen ilk sivil toplum kuruluşu olduğunun altını çizdi. Yalçın, “Yaralılar için koşturan hemşireler, doktorlar, TRT’yi kuşatmadan kurtaran haberciler, basıncılar, Milyonları sokağa döken selaları okuyan imamlar, müezzinler… Kamu görevlileri, Türkiye’nin erdemliler hareketi, Türkiye’nin entelektüel birikimi tankların topların karşısında bir direniş manifestosu yazıyordu” diye konuştu.

Memur-Sen’e bağlı 11 sendikanın ve komisyonların sokaklarda olduğunu vurgulayan Yalçın, Memur-Sen üyesi 4 şehidi anarak “Cuma Dağ’larımızla, Ali Alıtkan’larımızla, Yusuf Elitaş’larımızla, İlhan Varank’larımızla o meydandaydık. 250 şehidimiz, 2 binden fazla gazimizle o meydandaydık! Şairin dediği gibi ‘Atıldık kurşun gibi kentin alanlarına’, dünyaya direniş ve özgürlük dersi verdik” ifadelerini kullandı.



 

O gece meydanlara çıkmayanlar 15 Temmuz’u anlayamazlar

“O gece meydanlara çıkanlara çıkmayın diyenler, 15 Temmuzu anlayamazlar” diyen Yalçın,

15 Temmuz’a “kontrollü darbe” ya da “tiyatro” diyenlere tepki göstererek “Bu milletin o gece çıplak elleriyle nasıl bir tuzağı bozduğunu, cesaret ve imanla nasıl bir planı boşa çıkardıklarını kavrayamazlar. Milletin, darbe tehlikesi geçene kadar 29 gün boyunca tuttuğu direniş nöbetlerine burun kıvıranlar, meydanlarda gösterilen kahramanlığın bize yeniden bir vatan kazandırdığını bilemezler, anlayamazlar” dedi.



 

15 Temmuz günü Türkiye işgal edilmek istendi

15 Temmuz darbe girişiminin bir işgal hareketi olduğunu belirten Yalçın, “917 yıl önce nasıl ki bir 15 Temmuz günü Kudüs işgal edildiyse, yine bir 15 Temmuz günü Türkiye işgal edilmek istendi. 15 Temmuz darbe girişimi, küresel emperyalizmin; bu ülkenin bağımsız duruşuna, antiemperyalist politikalarına, dayatmalara boyun eğmeyen iradesine, küresel vesayete yol vermeyen cesaretine karşı girişilmiş bir ‘diz çöktürme’ hareketidir” şeklinde konuştu.

Darbenin taşeronu olan FETÖ’yü koruyup kollayanların kim olduğuna bakmak gerektiğini söyleyen Yalçın, darbenin arkasındaki güçlerin de FETÖ’yü himaye edenler olduğunun altını çizdi.
 

“Onlar bu ülkenin potansiyelini yok edip kapasitesini sınırlarken biz görmezden gelelim. Onlar istiyorlar ördükleri zindanlarda kendimizi özgür ve müreffeh kabul edelim. İstiyorlar ki mankurtlara, kuklalara kızalım ama onların arkasındaki eli öpelim” diye seslenen Yalçın, Millet’in artık uyandığını, dostu da düşmanı da tanıdığını ifade etti. Yalçın, “Bu millet oyunları boza boza, bentleri yıka yıka, bozgunları aşa aşa gelmiştir bugünlere.

Ne süper güçlere eyvallahı vardır bu milletin ne de mankurtlarına muhabbeti! Bu millet mevcudiyetine kast eden son alçak saldırıyı da 15 Temmuz’da püskürtmüş, heveslerini zulmün kanlı kursağında bırakmıştır” şeklinde konuştu.



 

Darbe başarılı olsa 27 Mayıs gibi bayram ilan edilecek olan 15 Temmuz, çıplak elle kazanılmış bir zaferin tarihidir

15 Temmuz darbe girişiminin başarıya ulaşması halinde 27 Mayıs gibi Demokrasi Bayramı ilan edileceğini söyleyen Yalçın, “15 Temmuz tarihi, darbeyle anılan 12 Eylüllerden 27 Mayıslardan farklı olarak, sadece karanlık darbe girişiminin adı değil, bunun ötesinde inanca sadakatin, şehadetin ve yeniden dirilişin adıdır. Belki başarılı olsa 27 Mayıs gibi bayram ilan edilecek olan 15 Temmuz; milletin yüksek bilinci, fedakarlığı, basireti ve de Allah’ın yardımıyla bombalara, tanklara karşı çıplak elle kazanılmış bir zaferin adıdır” ifadelerini kullandı.

15 Temmuz’un; milyonların sokağa inerek iradesini ve ülkesini koruduğu o tarihi direnişin ve bu ülkenin adeta yeniden kurulduğu gecenin adı olduğunu söyleyen Yalçın, sözlerini şöyle sürdürdü; 15 Temmuz; şehadet bilincinin mücessem olduğu, bir milletin topyekûn bir yumruğa dönüştüğü tarihin adıdır. 15 Temmuz şehidlerden dökülen her damla kanın; darbeciler için ölüm denizine, millet için bereket ummanına, şehidler için kevser havzına dönüştüğü günün adıdır. 15 Temmuz bir şehadet geçididir. Çanakkale’nin kınalı kuzularının, Kafkasların, Sarıkamışların, Yemenlerin hikâyesidir.




Gaflete uyuyan ihanete uyanır

“Şehidlerimiz o gece bize özgür bir gelecek, bağımsız bir vatan hediye ettiler” diyen Yalçın “O gece gördüğümüz ihaneti de sadakati de asla unutmayacağız ve unutturmayacağız.

Çünkü gaflete uyuyan, ihanete uyanır! Bu topraklarda özgürce yaşıyorsak şehidlerimizin ve gazilerimizin ölümü öldüren cesareti sayesindedir. Şehidlerden aldığımız bu emaneti hiçbir ahval ve şeraitte kurda kuşa, ite çakala, namussuza haine teslime etmeyeceğiz” etmeyeceğiz ifadelerini kullandı.



 

15 Temmuz gecesi darbeciler tarafından şehit edilen vatandaşlara rahmet dileyen Yalçın sözlerini şöyle noktaladı; “Şehidlerimizin bize bıraktığı emanete sahip çıkacağımızı; Şehidlerimizin bıraktığı mirası yaşatacağımızı, Üzerimizde hesabı olanların heveslerini kursaklarında koymak için hep birlikte bu meydandan dosta düşmana haykırıyoruz; Herkes bilsin, herkes duysun ki; Allah’tan gayrısının önünde eğilmeyeceğimize, hainler karşısında tek yürek, tek yumruk olacağımıza, sessizliği gaflet, oturmayı ihanet sayarak direnişin saflarına koşacağımıza, tarihin, insanlığın, ümmetin ve milletin önünde söz veriyor, yemin ediyoruz”